13 Mart 2009 Cuma

Anne olmasaydım eğer...

Anne olmasaydım eğer… Topuksuz ayakkabılarla da şık olunabileceğini bilmeyecektim. > >Tatile gitmek için saatlerce uçtuğum yerden "anne" diyen sesten başka hiçbir güç iki günde beni geri döndüremeyecekti. > >Hamileliğim esnasında 80'li kilolara kadar çıkıp kendi çapımda ilk defa bir alanda rekorumu kıramayacaktım. > >O küçücük ellerle renkli kartonlardan yapılmış bir kağıt parçasının bu kadar değerli olabileceğini öğrenemeyecektim. > >Kan yapsın diye dana dili haşlayıp üzerine yumurta kırıp ağzının tadına dauysun diye çikolatalı pudingle karıştırmak gibi yaratıcılığın sınırlarını zorlayan tarifler keşfedemeyecektim hiç. > >Su almak için elimde kumanda ile buzdolabını açtığımda kumandayı buzdolabına koyacak kadar ya da evden çıkarken telsiz telefonu çantama atacak kadar kendimden geçmeyecektim. > >Birinin canı yandığında ötekinin bu acıyı hissedebilmesinin sadece ikiz kardeşlerde olduğunu sanacaktım. > >Sabahın köründe gözü kapalı mutfağa kadar gidip, süt ısıtıp yine gözü kapalı dönme yeteneğini kazanamayacaktım. > >Üzümün çekirdeklerini tek tek çıkarmak için insan üstü bir uğraşa asla girmeyecektim. > >Bir insanın gaz çıkarması beni bu kadar mutlu edemeyecekti. Büyüdüğünde arkadaşlarınla birlikte partilerde Süper Anne olarak eğlenmeyi hayal edemeyecektim. > >Bir çift peynir kokulu ayağın böylesine bağımlısı olamayacaktım. > >Babanla belki daha az kavga edecek ama sevginin evlat denilen başka bir boyutuna giremeyecektik. > >Sevginin böylesine karşılıksız olanını hiç tadamayacaktım. > >Telaşsız sevişmenin hayalini kuramayacaktım. > >Annemi bu kadar çok sevdiğimi anlamayacaktım. > >Annesinden zorla ayırdılar diye "Uçan Fil Dumbo!" çizgi filminde böğürerek ağlamayacaktım. > >Geceleri kesintisiz uyuyacak, hafta sonunda sabahları istediğim saattekalkacaktım ama uyandığımda yanağıma konmuş minik ellerin sıcaklığı ısıtmayacaktı yüreğimi. > >Çantamda sürekli bisküvi, ıslak mendil, bir adet oyuncak, düşer biryerin kanar diye ayıcıklı yara bandı taşımayacaktım. > >Acıyı geçiren öpücüğün gücüne inanmayacaktım. > >38,5 derece ateş beni de yakıp kavurmayacaktı. > >Yağmur sonrası çamurlu sularda zıplamanın keyfine varamayacak, sen bir lokma daha fazla yiyesin diye kalabalığın ortasında kafamda peçete dansı yapmayacaktım. > >Sen olmasaydın eğer yaşamın karmaşıklığını unutup tekrar basit yaşamayı öğrenemeyecektim. > >Sen olmasaydın eğer ben asla "anne" olmayacaktım. > >Bir çocuk doğduğu anda, bir anne doğarmış.

yazarını bilmiyorum ama süperrrrr anlatmış
netten alıntıdır...

2 yorum:

  1. güzel bir yazı kim yazdıysa duygularına ve kalemine sağlık.. anne olmak kadın olmak ayrı bir hazine bizler için...Anneliğin bu kadar güzel, yüce ve değerli bir meslek olduğunu yaşamadan anlayamazdık herhalde kankim...

    YanıtlaSil
  2. Biliyorsun hep derim anne olmak özeldir ve çok ama çok güzeldir.

    YanıtlaSil

Değer verip yorum yaptığınız için çok teşekkürler

Yorum yapabilmek için;
Yorumunuzu yazdıktan sonra ADI/URL yazan yere tıklayıp sadece adı yazan yere isminizi yazmanız yeterli.